Hayırsever işadamı Hüseyin Girenes tarafından yaptırılan Fen Lisesinde öğrenim gören tarım ve halcilikle uğraşana anne babanın en küçük çocuğu olan Hilmi Kızıltaş başarı sürecini anlattı. Kızıltaş, başarıya düzenli çalışma sayesinde ulaştığını ifade etti. Fen Lisesine başladıktan sonra özelikle matematik ve fen bilgisi derslerine büyük önem verdim diyen Kızıltaş, derslerime düzenli çalıştım. Bir gün sürekli ders çalışıp ertesi gün çalışmamazlık yapmadım. Planlı bir çalışmam olduğu için önüm aydınlıktı karamsar bir tablo yoktu. Böyle olunca başarı geldi" dedi.
Başarıda ki en önemli unsurlardan birinin sınıftaki arkadaş ortamı olduğuna dikkat çeken Kızıltaş, "Aile desteği ise dersteki başarı kadar önemli. Çünkü aile ortamı insanı duygusal olarak ta etkileyebiliyor. Başını yastığa koyduğun evde huzur yoksa başarılı olmazsın. Okul ortamında öğretmenlerin verdiği değer ve saygı ve başarabileceğine olan güvenleri çok önemli." diye konuştu.
9'ncu sınıftan itibaren mühendislik bölümünü düşünmeye başladığını dile getiren Kızıltaş, "İlk başta sadece meslek sahibi olmayı istediğim için inşaat mühendisliğini istiyordum. Şimdi ise Boğaziçi veya Koç Üniversitesinde Elektrik ve Elektronik Mühendisliği için karar vermeye çalışırken bir taraftan ise TIP düşünüyorum. Doktor olmak çok güzel. TIP ve Mühendislik arasından karar verme aşamasındayım"
Baba Kızıltaş da "Oğlum tıpkı diğer çocuklarım gibi hem beni hem de annesini gururlandırdı. İlkokuldan günümüze kadar emek veren öğretmenlerine teşekkür ederim. Vatana millete faydalı bir evlat yetiştirdiğim için gururluyum oğlum Türkiye 35'ncisi oldu. Gönlüm doktor olmasından yana. Ağabeyinin birisi TIP Fakültesi diğeri ise Ziraat Fakültesinde öğrenci. Çocuklarımla gurur duyuyorum" dedi. Kızıltaş, gitmeyi planladığı üniversiteleri yerine görmek için önümüzde ki günlerde öğretmeni ile birlikte İstanbul'a gidecek.
