Manisa Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ev sahipliğinde, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla çevrimiçi olarak “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı Mobilite Çağrısı Tanıtım Etkinliği” düzenlendi.
Manisa TSO üyelerine yönelik Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı Mobilite Çağrısı Tanıtım Etkinliği” düzenlendi. TOBB Manisa İl Oda ve Borsalar Akademik Danışmanı Prof. Dr. Mahmut Karğın’ın moderatörlüğünde gerçekleşen ve Manisa TSO Yönetim Kurulu başkanı Mehmet Yılmaz’ın açılış konuşmaları ile başlayan toplantıda programın kapsamı ve hedefleri hakkında Manisa İş Dünyası’na bilgi verildi. Bakanlık tarafından sağlanan teşvik, yatırım ve Ar-Ge desteklerini orta-yüksek ve yüksek teknoloji seviyeli sektörlere yoğunlaştırma amacıyla başlatılan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında 30 Nisan’da açılan “Mobilite Çağrısı” başvuruları 8 Haziran’da sona erecek.
Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını yapan Manisa TSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesini çok önemsediklerini söyledi. Başkan Yılmaz; “Manisa Ticaret ve Sanayi Odası olarak, ülkemizin rekabet gücünü bir üst seviyeye yükseltecek mobilite çağrı programına ev sahipliği yaptığımız için memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. Kıymetli katılımcılar, mobilite çağrısı çok önemli amaçları gerçekleştirmek için yürütülen bir programı ifade etmektedir. Bu amaçlar şu şekilde izah edilmektedir: Mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçları karşılayabilme, ülkemizde üretim kapasitesi yetersiz olan ürünlerde arz güvenliğini sağlayabilme, ülkemizin teknoloji açığı olan alanlarda teknoloji kapasitesini geliştirme, dış ticaret açığı verilen alanlarda ithalat bağımlılığını azaltma, yüksek katma değerli ürün ve üretim sistemleri geliştirme, ülkemizde üretimi kısıtlı olan yeni nesil teknolojiler kullanılarak üretim yapılmasını sağlayabilme, ve yenilikçi ve ar-ge’ye dayalı yatırımları destekleme gibi önemli amaçları hedeflemektedir” dedi.
Rekabet gücünün artması amacıyla AR-GE çalışmaları yapılması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, “Bahsedilen tüm bu amaçları gerçekleştirmek, ülkemizin rekabet gücünün yükseltmek için AR-GE çalışmalarının yapılması ve yüksek teknoloji ürünlerin üretilmesi gerekmektedir. Ülke olarak başlattığımız milli teknoloji hamlesi ile birlikte, yüksek teknoloji ürünlerin yerli ve milli olması hedeflenmiştir. Böylece birçok üründe yerlilik oranlarının artmaya başladığına şahit olmaktayız. Doğrusu, bağımsız ve güçlü bir ekonomiye sahip olmanın en önemli koşulu da budur. İçinde bulunduğumuz salgını dikkate aldığımızda bütün bu sayılan amaçların, teknolojik ve ekonomik yeterliliğin, güçlü ülke olmanın ne kadar önemli olduğu bir kez daha ispatlanmıştır” diye konuştu.
“Her şey daha hızlı eskimekte, yeni şeyler hızla artmaktadır”
Sözlerine devam eden Başkan Yılmaz; “Dördüncü sanayi devrimi olarak nitelendirilen teknoloji 4.0 ile birlikte, yaşamın her alanında değişimler bizi bekliyor. Akıllı ürünler, akıllı şehirler, akıllı evler, yapay zeka ve makine öğrenmesi, nesnelerin interneti, büyük veri ve veri analitiği, nanoteknoloji, biyoteknoloji, robotik gibi ileri ve yıkıcı teknolojiler ile otonom sürüş, insansız hava araçları, uzay havacılığı, hassas tıp gibi alanlardaki hızlı gelişmeler, toplumların üretim ve tüketim, sosyal ve politik, ekonomik ve finansal, tüm ilişkilerini yeniden tanımlamaktadır. Kısaca her şey daha hızlı eskimekte, yeni şeyler hızla artmaktadır Uluslararası büyük ölçekli işletmeler şimdiye kadar görülmedik tutarlarda araştırma ve geliştirme harcamaları yaparak, bu gelişmelere ayak uydurmak ve hatta liderlik yapmak için kıyasıya rekabet etmektedirler. Bu rekabet ile birlikte küresel işletmeler her geçen gün yeni teknolojiler ve akıllı ürünler ile hayatımıza girmekte, mevcut ürünümüzü işe yaramaz hale getirmektedirler. Bir sabah uyandığımızda yıllardır ürettiğimiz ürünümüzün ve yaptığımız işin verimsiz ve gereksiz hale geldiğini görebiliyoruz. Bütün bu gelişmeleri hepimiz takip etmek, harekete geçmek ve sonuç almak zorundayız. Birazdan tanıtımı yapılacak bu programın, buna katkı sağlayacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.
“Yaptığımız projeler ile teknoloji 4.0’a kayıtsız kalmadık”
Konuşmasının son bölümünde oda olarak yaptıkları sanayi projelerine değinen Başkan Yılmaz; “Manisa Ticaret ve Sanayi Odası olarak dördüncü endüstri devrimi olarak nitelendirilen gelişmelere, kayıtsız kalamazdık. Başta manisa olmak üzere bölgemiz ve ülkemiz için önemli yatırımların ve projelerin stratejik ortağı olduk. Destekçisi olduk. Ülkemizde Üniversite-Sanayi İşbirliğine en güzel iki örnek projeye, Manisa Teknokent ile birlikte imza attık. Bunlardan birincisi, ‘Akıllı Ürün ve Üretim Sistemleri Araştırma ve Eğitim Merkezi (AKÜM) güdümlü projesidir’ Proje kapsamında, ilimiz, bölgemiz ve ülkemiz işletmelerine ürün tasarımı, tersine mühendislik ve prototipleme hizmeti veren bir merkez kurduk. Çok kısa sürede 101 işletmemizin 1.120 iş emrini yerini getirdik. Birçok ürünü millîleştirerek milli sanayi hamlemize büyük katkılar sunduk, sunmaya devam ediyoruz. İkinci projemiz de ‘Manisa Savunma Sanayi Teknoloji Geliştirme Kümesi (MASTEK) güdümlü Projesidir’. Ortağı olduğumuz bu proje ile tasarım ve birleştirme teknolojileri merkezinin kurulumunu tamamladık. Savunma sanayinde bölgemiz başta olmak üzere ana yüklenici ve alt yüklenici firmalara hizmet vermeye başladık. Bu projelerin gerçekleştirilmesinde başta valilerimiz olmak üzere, Manisa Teknokent’e, Zafer Kalkınma Ajansı’na, Manisa Oda ve Borsalarımıza, proje ortaklarımız olan tüm kurum ve kuruluşlarımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bütün bu projelerle milli hedeflerimize ulaşmak için bize düşeni yapma gayreti içerisindeyiz” dedi.Bakan Yardımcısı Kacır; “Türkiye’nin teknoloji ekosistemi güçlü”
Manisa TSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz’ın açılış konuşmalarının ardından söz alan T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır Türkiye’nin genç nüfusuna vurgu yaptı. Bakan Yardımcısı Kacır, “Gençlerimizi dijital yetkinlikle donatmak bizler için önemli. Donanımlı bir genç nüfus elimizi daha da güçlendirecektir” dedi. 2000’li yılların başı ile günümüzdeki teknolojik gelişmeleri kıyaslayarak konuşmasını sürdüren Bakan Yardımcısı Kacır, “Türkiye’nin güçlü bir teknoloji ekosistemi var. 2000’li yılların başında bir elin parmaklarını geçmeyen teknoparkımız varken bugün 87 teknoparka ulaştık. Yine 1.500’ün üzerinde Ar-Ge ve tasarım merkezimiz bulunuyor. 183 bin çalışanıyla bir Ar-Ge ordusuna sahip olduk diyebiliriz. 40 bini tamamlanan 10 bini ise devam eden Ar-Ge projemiz mevcut, ileri teknoloji ürünlerinde 5,8 milyar dolarlık bir ihracata ulaştık” dedi.
Teknoloji odaklı sanayi hamlesinde hedef: Bağımsızlık
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı ile Türkiye’nin kendi özgün yol haritasını oluşturduğunu vurgulayan Bakan Yardımcısı Kacır, “Cumhurbaşkanımızın desteğiyle milli teknoloji hamlemizi ortaya koyduk. Bu hamle; stratejik, ekonomik ve teknolojik olarak tam bağımsızlığı hedefleyen bir anlayış. Refah düzeyini artıracak olan teknoloji hamlesi ile ülke olarak dünya ekonomisindeki özgül ağırlığımızı artırmayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Teknoloji alanında yüksek katma değerli yerli üretime tam destek vereceklerini söyleyen Bakan Yardımcısı Kacır, “Yaptığımız fizibilite çalışmasında mobilitede 152, üretimde yapısal dönüşümü sağlayacak 158, sağlık ve kimyada 421, dijital dönüşümde ise 188 ürüne olmak üzere toplamda 919 ürüne tam destek vereceğiz. 2015-2019 yılları arasından bu ürünler yelpazesinde 51 milyon dolarlık ithalat yapmışız. Bu da ciddi bir dış ticaret açığı oluşturuyor. Bu açığı kapatmak adına hamlemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Sanayiciye hibe verilecek
Teknoloji hamlesini tek başına yapamayacaklarını, sanayicileri harekete geçirmenin projenin başarıya ulaşmasında önem arz ettiğini vurgulayan Bakan Yardımcısı Kacır, “Sanayiciyi harekete geçirmek için yatırım öncesinde Ar-Ge harcamalarını destekleyeceğiz. TÜBİTAK; KOBİ’ler için yüzde 75, orta ölçekli işletmeler için yüzde 60 hibe desteği verecek. KOSGEB ise KOBİ ölçeğindeki işletmelere 6 milyona kadar yüzde 30 hibe, yüzde 70 geri ödemeli destek sunacak. 50 milyon TL üstü yatırımlardan gerekli görülenlerine proje bazlı teşvikler vereceğiz. Bunun yanında üretilen ürünlerin ticarileştirilmesi için gerekli finansmanın sağlanması noktasında destekler ve ihracat odaklı destekler de sunulacak. Bize bu imkanı sağlayan ve toplantımıza ev sahipliği yapan Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’na teşekkürlerimi sunuyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmaların ardından Toplantı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik Genel Müdürlüğü Program Yönetimi Dairesi Başkanı Hakan Erten’in projeye dair detaylı sunumu ve katılımcıların soru-cevaplarıyla son buldu.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında çevrimiçi olarak düzenlenen tanıtım toplantısına Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Manisa TSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz, Program Yönetimi Dairesi Başkanı Hakan Erten, Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar ve Manisa İş Dünyası’nın seçkin temsilcileri katıldı.