Zihin Engelliler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Arş. Gör. Dr. Seçil Çelik’in gerçekleştirdiği “COVID-19 Pandemisinde Çocukların Sesi” araştırması sonucunda elde edilen bulgular Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın da katıldığı çevrim içi yayında duyuruldu.
Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü, Okul Öncesi Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Erdoğan ve Özel Eğitim Bölümü, Zihin Engelliler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Arş. Gör. Dr. Seçil Çelik tarafından, “COVID-19 Pandemisinde Çocukların Sesi” konulu bir araştırma gerçekleştirildi. Araştırma kapsamındaki bulgular 21 Mayıs Cuma günü Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın da konuk olarak katıldığı çevrim içi yayında kamuoyu ile paylaşıldı.
“Çalışmanın çok faydalı olacağını düşünüyorum”
Çevrim içi yayında Covid-19 pandemisinde çocukların yaşadıkları dönüşüm ve problemleri ele alan çalışma hakkında görüşlerini dile getiren Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal şunları söyledi:
“Pandemi sürecinde çocukların ne düşündüğü genellikle göz ardı edildi ve onların adına birçok karar yetişkinler tarafından verildi. Çocuklarımızın sesini duyurmak ve onların duygu ve görüşlerini öğrenebilmek adına yapılan bu çalışmanın çok faydalı olacağını düşünüyorum. Sonuç olarak ben de izleyiciler gibi çocuklarımızdan gelen yanıtların yayınlanmasını ve üzerinde konuşulmasını merakla bekliyorum.”“En fazla etkilen gruplardan biri çocuklar”
Pandemi sürecinde çocuklar adına gerçekleştirdikleri çalışma ile ilgili izleyicilere bilgi veren Prof. Dr. Serap Erdoğan, “Hayatımıza bir anda giren pandemiyle beraber olumsuz yaşam koşullarından ve telafisi mümkün olmayan deneyimlerden en çok etkilenen grupların içerisinde çocuklar yer aldı. Biz de bu çalışmayla pandemi sürecinden birebir etkilenen çocukların neler düşündüğünü, biz yetişkinlere neler anlatmak istediğini anlamak ve görmek istedik” dedi.
Çalışmanın önemi ve detayları konusuna da değinen Erdoğan, “Bu çalışmada, okul öncesi dönemde 5-6 yaş grubundaki 50 çocuğun pandemi sürecini nasıl tanımladıklarını, bu süreçte neler yaşadıklarını ve neler hissettiklerini çocukların görüşleriyle ve resimleriyle inceledik. Ortaya çıkan temel bulgularda pandeminin kuşkusuz ki çocuklar üzerinde hem olumlu hem de olumsuz izler bıraktığını gördük. Çocukların pandemiyle ilgili yeni şemalar kazandıkları, okul ile ilgili şemaların kaybolmaya başlandığı, edindikleri bilgileri ebeveynlerinden ve medya araçlarından öğrendikleri, dijital dünyanın hızlı bir şekilde çocuğun mikrosistemine girdiği ve uyum sürecinde rol modellerin önemi saptandı. Bu süreçteki belirsizliğin doğal bir sonucu olarak karmaşık duygular yaşadıkları, yeni bir afet dönemine yönelik önerilerinin olduğu ve çocukluğun doğası gereği bu sürece çözüm odaklı yaklaştıkları ortaya çıktı. Sonuç olarak yeni normalde her çocuğu kapsayan bir eğitim anlayışının ve evde ebeveynlerle geçirilen kaliteli etkileşimsel zamanların, çocuğun yaşantısındaki önemi bir kez daha ortaya konulmuş oldu” diye konuştu.
“Çocuklarımızın sesini duymayı ve sizlere de duyurmayı amaçladık”
Arş. Gör. Dr. Seçil Çelik ise çocuklarla alakalı çalışmalar yaparken onların görüşlerinin çok önemli olduğuna ve dinlenilmesi gerektiğinin altını çizdi. Dr. Çelik çalışmanın detayları hakkında, “Çalışmamızı ortaya çıkaran temel gereksinim ’Pandemi sürecinde yetişkin sesleri arasında çocuklarımızın sesleri kayboluyor mu?’, ’Çoğunlukta olduğu gibi çocukların seslerini duymak çok mu zor?’ soruları oldu. Pandemiyi yaşayan en temel paydaşlar arasında aileler, öğretmenler ve politika yapıcılar gibi pek çok grup vardı, ancak yapılan çalışmalarda çocukların sesi çok azdı. Çoğunlukta olduğu gibi bu süreçte de en kırılgan gruplardan olan çocukların sesini duymakta zorlandık. Toplumumuzun en temel paydaşlarından biri olan çocuklarımızın sesini duymayı ve sizlere de çalışmamız aracılığıyla duyurmayı amaçladık. Çocuklar için çalışmalar yaparken ve programlar geliştirirken onların görüşlerini de almak çok önemli. Biz de pandemi sürecinde çocukların ne düşündükleri, ne hissettikleri ve ne yaşadıkları gibi soruların yanıtlanmasını istedik. Çocukların her ne olursa olsun umut dolu dünyaları ve çözüm odaklı yaklaşımları biz yetişkinlere ders verir nitelikte. Bu çalışmanın ülkemizdeki yeni normalde ve pandemi gibi acil durumlarda çocuklara yönelik nasıl adımlar atılması gerektiğine ilişkin bize yol göstereceğini düşünüyoruz. Yapacağımız boylamsal ve ülkeler arası karşılaştırmalı çalışmalarla pandeminin çocuklar üzerinde bıraktığı izleri uzun soluklu ve daha ayrıntılı olarak incelemeyi de hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi.
Prof. Dr. Serap Erdoğan ve Arş. Gör. Dr. Seçil Çelik’in, çalışmanın sesini duyurmaya sunduğu katkılarından dolayı Anadolu Üniversitesi ve Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’a teşekkürleriyle son bulduğu yayın, Anadolu Üniversitesi internet kanalına kaydedildi.